Selam. Adım Hakan, 50 yaşındayım. Amerika ’da yaşadığım için her yaz Türkiye ’ye tatile giderim. Gidiş iyi oluyor da, dönerken 11 saatlik Uçak yolculuğu düşündürüyor insanı. Dönüş zamanı geldiği tarihte İstanbul ’dan Uçağa bindim. Uçağın önleri hemen hemen doluydu, fakat arka kısımları boş sayılırdı. Numaralı yerime oturduğum zaman yanıma bir hanım geldi ve bana arka koltuklarda çocuğunun oturduğunu, çocuğuyla benim yer değiştirmemi rica etti. Azıcık düşündüm ve kabul ettim. Çocuğunu çağırdı, çocuk geldi benim yerime oturdu. Ben de 3-4 gizeme arkaya, tek başına oturan bir kızın yanına oturdum.
Yanına oturduğum kız 25-26 yaşlarında cici bir kıza benziyordu. Bakışarak selamlaştık. Kız kitap okuyordu. Ben de gazetelere göz dolaştırdıktan sonra Uçak kalkmaya hazırlandı. Kemerlerimiz takılı kalkışı bekliyorduk. Uçak kalktıktan sonra İyi yolculuklar dedik birbirimize. Sonra tanıştık. Kocasıyla beraber Kanada hududunda bir kasabada kalıyorlarmış. Üniversiteyi orda tamamlamışlar, karı koca Mimarlık yapıyorlarmış. Kızın ismini yazmak istemiyorum, onun için ona Kız diyeceğim. Meşrubat ikramı geldi, ben bir kadeh Whiskey içtim. O da portakal suyu içti. Sürekli her mevzuda konuşuyorduk, normal samimiyet ilerledi. Yaptığım hoş espirilere bayıldı kız. Yemek servisinde tavuk yedik. Ben ikimize de Şarap söyledim. O Şarap içmedi ve kendi Şarabını da bana verdi. Hatta çok ısrar etti içmem için. Konuşa konuşa uzun bir yemek yedik…
Uçak kalkalı iki saat olmuştu. Daha dokuz saat yolumuz var diye yakınıyorduk. Yan koltukta Amerikalı yaşlı bir kadın bizi dinliyor, ama biz Türkçe konuştuğumuzdan birşey kavramıyordu. gençden de meraklı bakışları vardı. Bir iki saat daha geçti, biz hali hazırda konuşuyorduk. Uçakta pencerelerin perdeleri kapandı, ışıklar söndü, monitörlerden film yayını başladı. Herkes film izlemeye başladı. Biz de filmi izlerken, değişik yolcuları rahatsız etmemek için kısık sesle konuşuyorduk. Kız, “Soğuk oldu…” diyerek battaniye ile üstünü örttü. Ben de o ara Tuvalete gittim. Döndüğüm zaman gözlerini kapamış yatmaya çalışıyordu. Azıcık yattı, ama hemen uyandı. “Ben de Uçakta yatamam…” dedim. Kız kalktı, Tuvalete giderken, “Birşey istermisin?” dedi. Ben de, “Yok, teşekkür ederim.” dedim. Ama elinde minik bir şişe Şarapla geldi, “Sana Şarap getirdim.” dedi.
Ben Şarabı içerken ikinci filmi izliyorduk. Çok şahıs uykuya dalmıştı. Daha sonra tepemizdeki minik ışığı yakıp mecmua aldım elime. Kız aniden koluma iyice sokuldu. “Hadi sana kıyafet bakalım.” dedim şakadan. “Olur…” dedi. “Ama yavaş sesle konuşalım kimse rahatsız olmasın.” dedim. Olur gibisinden başını salladı. Mecmuaya bakarken, “Ben gerçeğinde seyahatta kimseyle konuşmam.” dedi. “Peki benle neden konuştun?” dedim. “Sana kanım ısındı, çok naziksin, karizmatik bir insansın Hakan ağabey.” dedi. Kulağına eğilerek, “Sen de çok cici bir kızsın, ayrıca çok hoş göğüslerin var.” dedim. Suratıma baktı, suratı hemen azıcık kızardı. Donakalmış bir tebessümmeyle, “Teşekkür ederim.” dedi. O arada, Acaba azıcık daha ileri gitsem mi? dedim kendi kendime. Ya kızarsa, daha beş saattir tanıyorum seni derse, ya beni Uçuş misyonlularına şikayet ederse diye evhamlandım. Ama kız göğüslerine övgü ettiğimde negatif bir tepki göstermemişti. Yalnızca azıcık suskunluk oldu.
Ne olursa olsun! dedim kendi kendime, gençden kızın kulağına eğilerek, “Sütyen takıyormusun?” dedim. Kız bir an duraksadı, azıcık düşündü ve “Müsadenle Tuvalete gidiyorum.” diyerek gitti. Gerçek şimdi tasalandım, kızdı diye. Ama az sonra geri geldi, yerine oturdu. Başımızın üstündeki minik lambayı kapattı, bana doğru döndü, battaniye ’yi üstüne örttü. Uçağın içinde çıt yoktu, yalnızca horlamalar dinleniyordu. Kulağıma eğildi, “Sütgençmi çıkardım, okşamak istermisin?” diye fısıldadı. Evet anlamında kafamı salladım. Elimi tişörtünün içine soktum, taş gibi memeleri avucuma bütün oturdu. Memelerini okşarken meme uçları dimdik oldu. Yolculardan kimse anlamasın diye ikimiz de film izler gibi yapıyorduk. O gidişat ’te film bitene kadar göğüslerini okşadım kızın. İkimiz de çok alıyorduk. Kız kulağıma fısıldayarak, “Çok Sexy ’sin Hakan ağabey, ayakların da çok büyük, O ’da büyük mü?” diye sordu. “Eline alınca kendin karar verirsin, iki dakika müsade et…” dedim, kalktım Tuvalete gittim. Sikim kazık gibi olmuştu. Tuvalette donumu çıkardım, kot pantolonumu tekerrür giydim, ama fermuarımı kapamadım…
Kazançken çevreme bakındım, herkes uyuyordu, ama orta sıranın sonunda genç bir kız beni gözüyle takip ediyordu. Yerime oturduğum zaman o bizi uzaktanda olsa görebiliyordu. Hiç önem vermedim dahi. Yanımda oturan kızla aynı pozisyona geçtik gençden, ben sırça kenarında, o da yandan sırtı dönük gidişatta. Üstümüzde battaniyelerle örtülü gidişatta göğüslerini okşamaya başladım gençden. Kız zevkten titrerken, kulağına, “Eline vereyim mi?” dedim. Gözleri yarı kapalı olarak, “Ver!” dedi. Kızın sağ elini yakaladım sikimin üstüne koydum. Hemen anladı sikimi ve yukarıya alt sıvazlamaya başladı. Kulağıma eğilerek, “Çok kalın ve uzun! Bu yaşta hayret, kazık gibi!” dedi. O sırada beni gözüyle takip eden o genç kızın bizi izlediğini gördüm. Göz göze geldik, fakat gözünü kaçırmadı, ben de kaçırmadım. Sonra ben işime devam etmeye karar verdim, yanımdaki kız benim sikimi sıvazlarken ben de onun göğüslerini okşuyordum. Tabi haliyle battanigençn altından kıpırdaşmalar belirli oluyordu, ama o genç kız haricinde başkasının görmesi olanaksızdı.
Bir vakit sonra “Ağzına alsana.” dedim. “Gören olur…” dedi. “Herkes yattı, içersi zati karanlık, uyuyor gibi yap kucağımda, birisi geçerse seni dürterim, sen de yatar gibi yaparsın.” dedim. “Olur.” dedi, uzandı, kucağıma başını koydu, başladı sikimi yalamaya. Ohh! Ne yalamak ama, sikimi vantuz gibi sürüklüyor, gırtlağına kadar sokuyordu. Ben de bir gelen var mı diye çevreye bakınıyor, bazen o genç kızla göz göze geliyorduk, mesafemiz uzak da olsa. Sikimi onbeş dakika kadar yaladıktan sonra vazgeçti ve arkasını dayandı, gözlerini kapadı. Kulağına eğildim, “Islandın mı?” dedim. “Hemde nasıl, sırılsıklam oldum!” dedi. Kızın boynunu yalayarak, “Çok coşkulu dimi?” dedim. “Evet çok! Hele babam yaşında, deneyimli birisiyle, Uçakta, tutulma fobisiyle, çok daha coşkulu. Biliyormusun olgun erkekler çok tahrik ediyor beni!” dedi. “Beni de genç kızlar tahrik eder!” dedim. “Neden genç kızlar?” dedi. “Onlarınki dar olur, sım sıkı, kütür kütür girer!” dedim. Kız tebessümünce, “Azıcık yana dönsene!” dedim. Sırtını bana döndü. Ben de yana dönerek kızın poposunu kucağıma oturtturdum. İyice yapıştık birbirimize. Ama üstümüzdeki battaniyeler bizi örtüyordu.
Sağ elimle kızın göğüslerini okşarken, kız da poposunu kıvırıyordu. Kızın pantolonunun düğmesini açarken elimi yakaladı, kulağıma, “Korkuyorum, ya bir gören olursa?” dedi. “Korkma, suskun olalım yeter, bak herkes uyuyor, Pantolonunu azıcık sıyır, yeter.” dedim. Kız, “O zaman bir Tuvalete gideyim, kilodum çok ıslandı.” dedi. Kalktı, üst valizi açtı, çantasını alarak tuvalete gitti. Geri geldiğinde, arka sıralardan bir battaniye bulmuş, onu kendine uzun bir etek yapmış, battaniye ince olduğu için asıl etek gibi olmuştu. Kulağıma, “Eteğim nasıl, hoşlandın mı?” dedi, oturdu. Suskunca gençden aynı pozisyonu aldık. Çok yavaş hareket ediyorduk. Battaniye eteğini sıyırdım, götünü okşamaya başladım. Kilotu yoktu, Tuvalette çıkarıp gelmişti. Sikimi amının dudaklarını dolaştırırken, çevreme bakındım Bizi izlemekte olan genç kızın yattığını gördüm. Kızın sulanmış amına sikimin kafasını usulca sokarken, kız bacaklarını iyice karnına çekti. Direnemedim kökledim! Kız bütün çığlık atarken ağzını kapadım, kimse dinlemedi. Ama o bize bakan genç kız duydu sanırım. Köklemiş gidişatta öylece azıcık hareketsiz durduk.
Sikim zonkluyordu daracık amın içinde. Az sonra içinde oynatmaya başladım, yavaşca gidip geliyordum. Fakat o pozisyonda, daracık yerde am sikmek hiçte kolay değildi, daha rahat bir yerde sikmek istiyordum onu. Kulağına, “Hadi, Tuvalete gidelim!” dedim. Kalktık Uçağın en arkadaki Tuvaletine doğru gittik. Giderken en arka üç sıranın tamamen boş olduğunu gördük. Tuvalet ’te her an birisinin gelme olasılığı çoktu, en arka koltuklara oturmaya karar verdik. Evvel ben oturdum en dipteki koltuğa, kıza da, “Gel kucağıma otur!” dedim. Geldi kucağıma, sikime köküne kadar oturdu. Daha oturmasıyla amının suları akmaya başladı. Ön koltuğun başlığından tutunarak, yavaş yavaş sikimin üzerinde oturup kalkmaya, sonra da tempoyu artırarak, süratli süratli zıplamaya başladı. Kasılmalarından ve titremelerinden ikinci defa orgazm olduğunu sezebiliyordum. Bir vakit sonra ben de direnemedim ve amının içine patladım. Kısa bir zaman boşalmanın ve orgazm olmanın neşesini çıkardıktan sonra, ben fermuarımı çektim, kız da battaniyeyi gençden etek gibi dolayarak, kalktık yerimize gittik. Kız çantasını alarak Tuvalete gitti, pantolonunu giydi geldi…
Uçuşun geri kalanını, yalnızca elleşerek tamamladık. O kızla hali hazırda görüşüyorum. Anlaştık, birdahaki Türkiye tatilinde gençden birlikte Uçak yolculuğu yapacağız…
