Slm, ben Fuat, 42 yaşındayım. Ankarada Emlakçılıkla uğraşan biriyim. Çankayada bir binanın birinci katında bir bürom var ve haliyle yanımda personel çalıştırma gerekliliği var, satılacak yerleri göstermek ve büroda hizmet için. Bir dostum bana birini önerdi çalışması için. Ben de, “Yolla gelsin!” dedim. Sonradan bildiğime göre bu çocuk, benim dostun ara gizeme siktiği kadının üvey oğlu imiş, çocuğun babası ölüm etmiş. Çocuk 16 yaşında, beyaz derili, hafif etine dolgun, çok parlak bir genç. Yanımda çalışmaya başladı. Aradan 2-3 ay geçti işe başlayalı ve bana iyice ısınmıştı çocuk. Fakat çocuğun tutumları azıcık değişik geliyordu bana, ama usuma hiç cinsellik filan gelmiyordu.
Bir akşam, saat 21:00 olmuştu, işimizi genç tamamladık, derledik, büroyu kapatıp çıkacağız. Çocuk, “Ağabey ben azıcık kalmak istiyorum, sonra kilitler giderim!” dedi. “Neden kalmak istiyorsun?” diye sordum. “Annem bugün eve geç gelmemi istedi, dışarda kalacağıma burada bekleyeyim.” dedi. Kavradım ki annesi gençden eve birini atmış. “Olur, ama burada yalnız ne yapacaksın? Bunalır veya korkarsın!” dedim. “Evet, ama ne yapayım?” deyince dayanamadım, “Hadi bir saat kadar ben de kalayım da, hem yarınki işimi yaparım, hem de sana dost olurum!” dedim ve kaldım. Sonra çocuk öbür odaya, ben kendi odama geçtim. Bir ara, yarınki işle alakalı birşey söylemek için yanına gittim, geldiğimi farkedemedi, internette Pornositelerine girmiş, üryan karı ve erkek fotoğraflarına filan bakıyordu…
“Ooooo, aferin be, sen de başlamışın!” dedim. “Yok ağabey öylesine girdim.” dedi. “Olsun canım, erkeksin, gireceksin elbet!” dedim. “Ağabey ben daha hiç o işi yapmadım, çok mu erken benim için?” dedi. “Artık zamanı, yapabilirsin!” dedim. “Ama benimki çok küçük, korkuyorum!” dedi. Şaşırdım, hiç beklemediğim bir yanıt oldu. “Ağabey kızmazsan, bu mevzuda bana azıcık bilgi versen olur mu?” dedi. “Olur canım, ama bu iş yalnızca bilgi ile olmaz, tatbikata da geçmen gerekli, ancak o zaman bilirsin!” dedim. “Nasıl olacak o?” dedi. “Sana bir faişe bulalım!” dedim. “Olmaz, evvel nasıl ve neler yapacağımı öğrenmem gerekli!” dedi. Ne diyeceğimi afalladım. Parmağıyla işaret ederek, “Benimkisi bu kadar.” dedi. İşaret parmağı kadar dahi dokunulmuş!. “Kalkmışı mı?” dedim. “Hayır kalkmamışı. Kalkınca da 2 cm ancak gelişiyor!” dedi. “İnanmam!” dedim. “Valla!” diyerek ilave etti, “İstersen gösterebilirim?” dedi.
Bu arada bana birşeyler olmaya başladı, içim kıpır kıpır ediyordu, “Peki aç bakalım!” dedim. Açtı, filhakika küçük ve ince bir siki vardı. “Sıradan mı?” dedi. “Banal sayılır!” dedim, ama banal değildi hakikatinde, o yaştaki gencinki ele avuca kazanç olması gerekliydi. “İçimde kuşku var ağabey, banal olup olmadığı mevzusunda. Anneme de sordum, o da banal dedi. Ne olur senin sikine bir bakabilirmiyim?” dedi. Şok oldum. Sebebini öğrenmiyorum ama, bu arada ben çok harikulade bir biçimde tahrik olmuştum ve sikim kalkmaya başlamıştı. Utandım, ama içimden de göstermek geliyordu, “Ayıp olur ama!” dedim. “Kızma ama ağabey yalnızca emin olmak istedim, ne olur göster!” dedi. “Peki!” dedim, çıkarttım. Benimkini kalkık durumda görünce, “Ama bu benimkinden çok büyük ve benimki bu kadar dik durmuyor!” dedi. “Kalkıyor mu bari?” dedim. “Evet kalkıyor.” dedi. “Ne yapıyorsun kalkınca?” dedim. Utandı yanıt vermek istemedi, “Utanma, konuşuyoruz madem, çözüm bulalım!” dedim. “31 sürüklüyorum.” dedi. “Boşalabiliyormusun?” dedim. “Kendimle de oynayarak 31 sürüklersem boşalıyorum.” dedi. “Nasıl kendinle oynayarak, nerelerinle oynuyorsun mesela?” dedim. “Yaaaaa yanlış kavrarsın beni!” dedi. “Utanma söyle!” dedim, natürel dürüst bir eda ile. “Göğsüm ve kalçalarımla da oynayarak yapıyorum.” dedi.
Kavradım ki gay meyli var çocukta, “Ne hoş!” dedim, ama kendi sözlerime kendim şaşmaya başladım, içgüdüsel olarak çocuğa asılıyordum. O da bana, “Ağabey sen ne yapıyorsun kalkınca?” dedi. “Canım ben konutluyum, kalkınca eşimle sex yapıyorum!” dedim. “Peki gençken, hani benim gibiyken ne yapıyordun?” dedi. “gençken senin gibi yapardım!” dedim. “Peki bir kadınla yapmak çok mu değişik?” dedi. “Tabiki, bunu kadınla, veya bazen erkekler erkek erkeğe de yapar, değişik olur!” dedim. “Ya ağabey ben de onu soracaktım sana, korktum sormaya, erkek erkeğe nasıl oluyor acaba?” dedi. Ben artık yavaş yavaş gayeyi bozmuştum, “O çok başka bir zevk!” dedim. “Tamam da, daha mı iyi, yoksa daha mı makûs?” dedi. “Daha iyi!” dedim, zira artık usumdan resmen çocuğun götünü sikmek geçiyordu. “Peki, yapan mı yaptıran mı çok zevk alır?” dedi. “İkisi de!” dedim. Bu arada benim sikim hali hazırda sarih ve kazık gibi duruyordu. O sandalyede oturuyor, ben yanında ayakta duruyorum. “Peki nasıl yapıyorlar?” dedi. “Evvel birbirlerinin sikini bol bol yalarlar ve iyice sertleştiriler, sonra sikecek olan değişiğinin götünü krem gibi birşeyle veya tükürükle ovalayarak rahatlamasını sağlar ve usulca içine girer ve devam eder. Neticede ikisi de zevkin doruklarına erişir!” dedim.
“Ağabey kızma ama inan çok merak ediyorum.” dedi. Bende filim kopmuş zıvanadan çıkmıştım iyice, “Canım önünde duruyor, merakını gidersene!” dedim. “Ciddimisin?” dedi. “Evet ciddiyim, istersen ağzına alıp yala azıcık!” dedim. Çekinerek sikime dudaklarını uzattı, yavaş yavaş derken sikimin yarısına kadar ağzına alarak yalamaya başladı. Ama ben kendimden geçiyordum. Sikimi azıcık yaladıktan sonra durdu, “Hadi ağabey ikimiz aynı anda yapalım!” dedi, benim de onun sikini yalamamı istiyordu. Ben daha hayatımda hiç sik yalamamıştım, sırf çocuğun götünü sikebilmek kısmetine kabul ettim ve “Tamam madem, soyunalım da yapalım!” dedim. Kalktı ve üzerindekilerini çıkararak koltuğa uzandı. Ben de soyundum ve koltuğa yan yana ters yattık, 69 olduk, ben de onun o minik sikini yalamaya başladım. İlk kere oluyordu bu, ama kendimi tutatmıyordum. Bir vakit sonra götünün deliğini parmaklayarak ve ovalayarak iyice yumuşattım. Harikulade zevk almaya başladı ve “Ağabey sikini götüme soksana!” dedi.
Hemen pozisyon değiştirip arda yan uyur durumda 66 pozisyonuna geçtim. Sikimin kafasını götünün deliğine usulca dayadım ve acıyıp bırakabileceğini, kaçabileceğini düşünerek, bir anda yüklenerek hepsini köküne kadar soktum. Benim kocaman yarrak gencecik çocuğun ufacık ve hiç sikilmemiş daracık götüne girince, çocuk nasıl bağırdı ama! Hemen elimle ağzını kapayıp kımıldamadan öylece kaldım. Çocuk acıdan kaçmaya kalkıştı, ama iş işten geçmiş, yarrak dibine kadar girmişti, sımsıkı kenetlendim vazgeçmedim. Bir iki dakika sonra soğukkanlılaşmıştı, elimi ağzından çektim, haykırmadı ama hali hazırda burnundan soluyordu. Sikimi içinde azıcık oynattım, bu hemen, “Ne olur kımıldama ağabey, çok acıyor!” dedi. “Tamam!” dedim. Bu arada ensesini ve uzanabildiğim kadar göğüs uçlarını yalamaya başladım. Çocuk bir vakit sonra gevşedi, göt deliği de iyice rahatlamıştı ve yavaş yavaş kendisi hareketlenmeye başladı. Hazır olduğunu anlayınca ben gidip gelmeye başladım. Az azıcık süratlendiğimde, “Yavaş!” diye kıvranıyordu. Ama bende tahammül kalmamıştı, süratli süratli pompalayarak sonunda içine boşaldım ve içinden çıkarmadan arda uzandım yattım. 3-4 dakika kadar öylece kaldık.
“Çok acıdı!” dedi. “İlk olduğu için o, bundan sonra bu acıyı dinlemezsin. İçinde beklerken nasıldı?” dedim. “O muhteşemdi!” dedi. “İşte aynı olur bundan sonra!” dedim. O günlük öylece vazgeçtik, ama sonraları artık hemen hemen her gün sikişiyorduk. Ben istemesem de, akşamları kapatma saatinde büroda kimse kalmayınca, götünü sikmem için kendisi ısrar etmeye başlamıştı.
Çocuğun üvey annesi de büroya sık sık kazanç giderdi. 30-35 yaşlarında, etine bayağı dolgun, güzel bir bayandı. Usumdan onu da sikmek geçmeye başlamıştı, ama oğlu ve annesi olmaz diye düşünüyordum. Bir akşam gençden büroda çocuğu sikmeden evvel götünü ovuşturuyordum, “Çok hoş götün var, aynı annenin götü gibi, onun götü de çok güzelime gidiyor!” dedim. “Farkındayım, annem geldikçe bakışların emin ediyor!” dedi. “Kızmıyorsun umarım?” dedim. “Yok ya neden kızacam, öz annem değil ya, hem ben dahi bazen dayanamayıp bakıyorum!” dedi. Çok hafiflemiştim, “Annenle arayı bulup onunla da sikişsem kızarmısın peki?” dedim. “Olmaz, kızarım! Beni sikiyorsun ya işte!” dedi. “Ama arada bir kadın amı götü sikmek te gerekli!” dedim. “Bir koşulla olur!” dedi. “Ne?” dedim. “Kızmayacağına söz verirsen söylerim!” dedi. “Söz kızmayacam!” dedim. “Aranızı bulmanıza ben de destek ederim, ama bir seferinde ayarlayacağız, siz sikişirken ben de sizi seyredecem, yoksa bozarım bu işi!” dedi. “Merak ettiğin nedir ki?” dedim. “Onu nasıl siktiğini görmek istiyorum!” dedi. “Peki, tamam!” dedim.
İki hafta kadar sürdü, yemekti, akşam bardı, haftasonu piknikti, derken annesiyle yakınlaştık ve bir gece de konutlarında iken, çocuk uyuyunca sikiştik. Daha sonraları annesini de haftada 2-3 kere sikmeye başladım. Çocuk, “Ee artık şu bizim sözün zamanı gelmedi mi?” dedi. “Tamam da, nerde ve nasıl yapacaz?” dedim. “Rakı sofrası için bana para ver, ben ayarlarım herşeyi!” dedi. “Tamam!” dedim ve bir ölçü para verdim. Konutlarında bir Rakı sofrası kurmuş, herşey var. Yemek, Rakı, üzerine Bira derken kafalar iyi oldu. Ve çocuk, “Ben uyuyorum, ayyaş oldum, siz devam edin!” diyerek gitti. Annesinin yatak odasında saklanacak yer ayarlamış, oraya girmiş. 5 dakika sonra ben kadına, “Hadi yatakodasına gidelim!” dedim. O da, “Oğlan yatsın bekle!” dedi. “Aman yaa, sanki öğrenmiyor mu?” dedim. “Nerden öğrenecek?” dedi. “Olur mu, senin başka erkeklerlede sikiştiğini öğreniyor!” dedim. Donakalarak güldü, “Ciddi mi ya? Sana da söyledi haa bunu?” dedi. “Evet söyledi! Kızma çocuğa, bütün ergenlik çağında, vazgeç artık bilsin bazı şeyleri!” dedim. “Ben mi öğretecem, gitsin faişelardan bilsin!” dedi. “Öyle değil ya, sen cinsellik mevzusunda rahat davranmazsan ürküp kimseye yanaşamaz!” dedim. “O ne hınzır o! Sarih yerlerimi görünce besin gibi bakar hep!” dedi ve güldü.
Kalktık yatakodasına geçtik, soyunduk ve şehvetle sevişmeye başladık. Evvel altıma aldım, amına soktum süratli süratli gidip gelmeye başladım. Kadın ayyaşlık ta var, deliriyor resmen, “Devam et aşkım, devam et!” diyordu. Sonra ben alta yattım, o üzerime çıktı, sikişmeye devam ediyoruz. Bir yandan da kadının götünü okşuyordum. Kadın, “Aşkım parmağını popoma soksana!” dedi. Emin ki oğlu da bu duyguyu annesinden almış. Parmağım götünün deliğinde, amdan sikişe devam ederken, bir el parmağımı tutarak uzaklaştırdı kadının götünden. Ne göreyim, çocuk gelmiş ve siki de elinde annesinin artta duruyor, götüne sokmaya çalışıyor! Kadın irkildi, “Ne oluyor yaa?” dedi, baktı artta çocuğu görünce çığlığı bastı ve çocuğa vurmak istedi. Elini yakaladım, “çıldırdın mı, çocuğu korkutma!” dedim. “Saçmalamayın lan faişe çocukları! Vazgeçin beni iftiharsızlar! Siktir olun gidin konutumdan!” dedi. Çocuk da, “Herkese siktiriyorsun, bilmiyorum sanma, sakın sesini çıkarma yoksa öldürürüm seni!” diyerek hali hazırda sikini annesinin götüne sokmaya çalışıyordu.
Ben kollarından tutarak kadını kendime doğru sürükleyip iyice domalmasını sağladım, çocuk da nihayet sokabildi ve hiç beklemeksizin çok süratli bir biçimde gidip gelmeye başladı. Kadın ağzına gelen küfürü ediyordu. Fakat bir zaman sonra, “Vazgeç kolumu, olan oldu artık!” dedi ve çocuğun rahat sikebileceği biçimi almaya ve iki delikten de aynı anda sikilmenin tadını çıkarmaya başladı. Ben altta amından, çocuk da götünden, beraber sikiyorduk kadını. Kadını nekadar siktik bilmiyorum ama, saat yakalamış gibi üçümüz de aynı anda boşaldık. Ama ne boşalma! Üçümüz de böğürüyorduk boşalırken, soluk soluğa kalmıştık! Çocuk arttan çekilince, kadın kalkıp banyoya gitti. Çocuk bana, “Ne olur azıcık da beni sik!” dedi. “Saçmalama, kadın zati asaptan kuduruyor, bir de seni siktiğimi görürse tüm apartmanı, polisi bekçiyi başımıza toplar, rezil oluruz hepimiz! Sakın öğrenmesin bunu! Sakın emin etme!” dedim. Kadın banyodan geldiğinde hali hazırda hiddetliydi, ikimize de kızıyordu, küfürler ediyordu. Yarım saat uğraştım, ne diller döktüm yatıştırmak için, birkaç Bira daha içtikten sonra anca durgunlaştı. Sonra çocuğa, “faişe çocuğu gel buraya!” diyerek çocuğu bağrına bastı. Ben de giyinip gittim…
O günden sonra artık haftada bir Rakı sofrası kurmaya başladık, üçlü olarak! Ama kadın hali hazırda çocuğu da siktiğimi öğrenmiyordu. Çocuğu yalnızca büroda akşamları yalnız kaldığımızda sikiyordum. Bu ilişkimiz 5 ay gibi devam etti, sonra bunlar İstanbula taşındılar, birdaha da görüşemedik.
