Merhaba ben Almanyadan yazıyorum. 52 yasındayım ve 32 yıldır Almanyada bir Araba şirketine dökümle parça yapan bir fabrikada ustabaşıyım. Bu anlatacaklarım, hoş ve sexi bir Türk kızı olan Gül hanımın benim grubumda işe başlamasıyla alana geldi. Birkaç gün içerisinde Gül hanımın evli olduğunu bildim. Gül Almanyada doğma sihrime, Türkiyeden evlenip kocasını Almanyaya aldırmış. Kendim ise daha hiç evlenmedim, benimle bir sefer uyuyan kadınlar hep kaçıyor, afedersiniz zira sikim çok büyük ve kalındır. Etrafımdaki kadınların çoğu bunu öğrenir ve çoğu kadın da bunu merak ettiği için altıma uyur.
Bir gün gece vardiyasındayken, Gülşan çalıştığı makina bozulmus. Bana bildirdiler, hemen tamirciyi gönderdim. Sonra hakimiyet etmek için kendim de gittim. Gül arızayı kavramak için aygıta domalmış, önlüğünün arttaki yırtmacından, altına giydiği siyah dantelli tanga küloda kadar, amının ve götünün her ayrıntısına kadar gözüküyor, haberi yok. Benim yarrak o manzarayı görünce anında kalktı natürel. Ben de Gülşan üzerinden eğilip arızaya baktım. Bu arada yarağım hafifçe Gülşan götüne dokundu. Tamirciye, “Vaziyet nedir?” diye sorduğumda, tamirci, “Kalıplar tamamen değişecek, bu cihazdan bugün birşey beklemeyin!” dedi.
“Gül gel benle, sana geçici bir iş vereyim de mesai saatini tamamla.” dedim, ambara götürdüm, “Buraları düzenle.” dedim. Gül afalladı, “Ben nasıl yaparım? Ambarda tekbaşıma korkarım.” dedi. “O zaman gel ofisimi pakle.” dedim. Güldü, “Bak bu olur…” dedi. Eli çok süratli olduğu için bir saatte her tarafı pak etti. “Eline sağlık, pak oldu. Gül hanım yanlış anlama, parasını versem benim konutu da temizlermisin?” dedim. Kabul etti, parada da anlaştık, Cumartesileri gelecek benim konutta da paklik yapacaktı.
Cumartesi sabah erkenden kalktım, duşa girdim. Bütün duşumu almıştım ki, kapı çaldı. Daha kurulanmadan belime havluyu dolayıp kapıyı açtım. Gül, “Uyuştuğumuz gibi pakliğe geldim.” dedi. “Hoşgeldin, ben de banyodaydım, hemen üzerimi giyiniyorum, paklik malzemeleri mutfakta, istersen sen başla!” dedim. “Olur!” dedi, mutfaktan malzeleri alıp salona geldi, pakliğe salondan başlayacaktı. Kurulanıp, gençden havlu belimde banyodan çıktım, odama geçip üzerimi giyinecektim. Salondan geçerken gözüm takıldı, Gül eğilmis salonda sehpaları siliyor, kısa eteğinin altından gençden, busefer pembe tangasıyla birilkte gençden amı götü görünüyor. Benim yarrak anında kalktı tabi gençden. “Kolay gelsin Gül!” deyince derlendi ve bana dönerek, “Sağol!” dedi. Benim kalkık yarak havlunun üzerinden emin oluyordu, ister istemez gözü yarağıma ilişti…
Ben giyinmek için yatak odasına geçtim, ama kapıyı öğrenerek sarih vazgeçtim. Dolabın aynasından Gülü görüyordum. Havluyu belimden alttım sikim ortaya çıktı. Gül biryandan paklik yaparken, bir yandan da ağzı sarih bir biçimde beni seyrediyor, daha doğrusu yarağıma izliyor. “Gül buraya gelirmisin?” dedim, “Emret?” diyerek geldi. “Uzaktan bakma, gel yakından bak!” dedim. Azıcık utanarak, “Kusura bakma, fabrikada kadınlar hep senin aletten bahsediyorlar da ondan merak ettim…” dedi. “Ee, anlattıkları gibi miymiş?” diye sordum. Gül, “Bu ne ya? Bu şekil bir yarak? Valla benim kocamınkinin 5 misli rahat var!” dedi. “Çekinme, elleyebilirsin!” dedim. Elini uzatıp ödlekçe yarağımı yakalayıp sıvazlamaya başlayınca, ikimizde de filim koptu. Gülşan dudaklarına yumulduğum gibi yatağa yuvarlandık…
Azıcık öpüştükten sonra bunu soydum, amını götünü her tarafını hoşça yaladım. Gül, “Senin yarağı alabilirmiyim?” diye korkuyordu. Ben de, “Alabildiğin kadarını al, ben aşinam.” dedim. Bacaklarını ayırdı, üzerine uzandım, yarağımın kafasını amına değdirdim. Bakire amı gibi daracık bir am! Sanki o kocası olacak dümbük bu amı hiç sikmemiş giydi. Yarağımın kafasını amına sokunca, Gülşan soluğu kesildi, “Yavaş! Kurban olurum yavaş sok!” demeye başladı. Yavaş yavaş azıcık zorladım, benim yarağın daha dörtte biri girmişti ki bu bayıldı. Ben de zorunlu olarak yarağımı çektim çıkarttım amından. Kendine geldiğinde ayakta güç duruyor, güç yürüyordu. “Ne oldu?” dedi, “Bayıldın.” dedim. “Bugünlük bukadar yeter, yarın öğleden sonra gelebirim, tekerrür sınarız.” dedi. Amının kanını sildi eve gitti. Gece kocası istemiş, “Aybaşım var, bak istersen!” demiş ve kocasına vermemiş.
Pazar günü ben uyuyordum, kapı çaldı kalktım açtım, Gül gelmiş. “Kocam kaynanamı öteki oğluna bırakmaya gitti, yarın gelecek, yarına kadar zamanım var.” dedi. “İyileştin mi?” diye sorduğumda, “Bendeki bu azimle hepsini alacağım!” dedi ve soyunup yatağa girdi. Başladı yarağımı yalamaya. Bana, “Sen uzan yat, bugün her şeyi ben yapacağım, başka bir deyişle seni ben sikeceğim.” deyince gülüştük. Getirdiği özel kaydırıcı kremi bolca sürdü yarağıma ve üzerine çıktı, üstüne oturmaya başladı. O kadar uğraşmasına karşın güçle yarısına kadar alabildi. “Nerdeyse ağzımdan çıkacak, benden buraya kadar!” dedi. 10-15 dakika yarağımın üzerine kalkıp oturur gibi yaptı. Gelmek üzereydim, “Boşalacağım!” dedim, kalkmadı, ben de içine boşaldım. Bütün üstümden kalkacağı zaman bunun ayağı yorgana bir takıldı ve yarağıma bütün oturdu, köküne kadar girdi. “Can Verdim ben, her tarafım yırtıldı!” diye bağırmaya başladı. Ben sikimi amından çıkartamadım, sanki kilitli gibiydi. “Bekle azıcık içinden çıkartayım.” dedim. Çeper güç çıkarttım, fakat amından dölle karmaşık kan boşaldı…
Kalktı, ama yürüyemiyordu. “Ambulans çağır, Sağlık Kurumuna götür, can veriyorum!” dedi. Bunu otomobilimle sağlık kurumuna kaldırdım. Rahmi yırltılmış, sağlık kurumunda diktiler. Kocasına da, “Çocuk düşürdüm!” demiş. Kocası mülkün teki, Almancası da yeterli olmadığından bir şey de kavramıyor ve soramıyor hekime. Gülşan iki hafta uyuması gerekiyormuş sağlık kurumunda. Hekim 3 ay ilişkiye giremezsin! demiş. Kaynanası çakmış dalgayı sanırım, ya da dinlemiş benim yarrağın büyük olduğunu pakliğe o gelmeye başladı…