Ben Nuray, 42 yaşında, kumral, kocaman memeli, ince belirli, daracık kalçaları olan bir bayanım. Kocamla beraber hocalık yapıyorum. Kızım ise bir devlet kuruluşunun uzak bir ilçe şubesinde işe başladı. Kızım 22 yaşında, sarışın, 1.70 boyunda, 50 kilogram ağırlığında, kızım diye söylemiyorum çok hoş bir kız. Hani gören tüm erkeklerin ağzının suyu akardı. Seksi giyinmeyi de çok severdi. Kızımın tayini sebebiyle çok kasvet içindeydim, bir sürü torpil aradım ancak kızımın tayinini yaptıramadım. Mektepte kocaları polis olan birkaç hoca vardı, onlar da kocalarının görevleri sebebiyle hep rahat yerlerde çalıştıklarını ve istedikleri şehirlere gittiklerini, rahatça tayin olduklarını, bunun için de polislerin biçilmiş kaftan olduğunu söylemekteydiler. Birkaç bayan dostumuzun da arkadaş olarak sikici polisleri vardı. Ben de kızımın tayini için bekar bir polis bulmalarını söyledim, arayacaklarını söylediler.
Sonunda Samsunda görevli bir polisi kızımla evlenmeleri mevzusunda ikna ettiklerini bildim. Kızmla buluşmalarını sağladıktan sonra, ailelerin tanışması, kız isteme, söz filan derken, kızımı o polisle nişanlamıştım. Kızımın nişanlısı, başka bir deyişle damadım çok yakışıklı birisiydi, hani evli olmasam sırf o hoş gözleri sebebiyle ben evlenirdim, çok seksi bir erkekti. Haftasonları damadım bize gelmekte, kızımla sabahlara kadar gezmekete idiler. Okadar iyi uyuşuyorlardı ki, ben de damadımın evde kalmasına müsade ediyordum. Düğün için tarih aldıktan sonra kızımla damadımın aynı odayı paylaşmalarında mahzur görmedim. Tabi ileriye gitmemeleri koşuluyla!
Araya yaz tatili girince kocamla beraber Bodruma tatile gittik. Kızımla damadım evde bir haftalığına başbaşa kalmışlardı. Tatil bittikten sonra, kocam annesinin ziyaretini yapmak üzere Bodrumdan dolaysız Ankaraya gitmişti, ben ise eve döndüm. Kızımla damadıma sürpriz yapmak için evvelden haber vermemiştim. Anahtarımla kapıyı açarak eve girdim. Ev çok dağınıktı. Yatak odamdan inleme ve ağlama sesleri geliyordu. Yatak odamın kapısı sarihti, ben de seslenmeden yatak odasına doğru gittim. Gördüğüm manzara karşısında dondum kaldım, ne yapacağımı afalladım. Damadım kızımı domaltmış arkadan amına öyle bir sokuyordu ki sikini, kızımın amından sikinin her çıkışında kızım derin bir Ooohhh sürüklüyor, sonra tekerrür girişinde ise, “Yavaş! Hepsini sokma!” diye inleyerek ağlıyordu.
Damadımın kızımı gerdekten evvel sikmesine bozulmuştum, fakat biryandan da kızımın sikilmesini görmek beni anlatamayacağım bir biçimde heyecanlandırmıştı. Yere çökerek izlemeye başladım. Birden amımın kaşındığını, sulandığını, amımdan suların aktığını hissettim ve kızımın yerinde olmayı, damadımın o yarağını yemeyi çok istemeye başladım. Damadımın kocaman yarrağı vardı, çok kalın ve uzundu. Kocamla evlenmeden evvel de başkalarıyla sikişiyordum, evlendikten sonra da yalnız gittiğim tatillerde de turistlere sikişmek gibi bir hastalığım vardı. Mektepteki erkek hoca dostlarıma da am vermiştim, ama böyle uzunluk ve kalınlıkta yarrağı ilk kere görüyordum. Damadımın yarağı kızımın amına güçle giriyor, kızım almakta zorlanıyor, ağlıyor ve hepsini sokturmak istemiyordu. Damadım da kızımı avuntu ederek, “Evlenene kadar alış aşkım, evlenince böyle kaçamazsın, sonuna kadar hepsini soka soka sikeceğim seni!” diyerek kızımı sikiyordu. Kızım öyle bir dileniyordu ki, bir kaç git gelden sonra dayanamadı ve damadımı eliyle geriye doğru itekleyerek, canının çok acıdığını, dinlenmek istediğini söyleyerek ve dilenerek amından çıkmasını istedi.
Damadım kızımın dilenmesi neticesinde yarağını amından şılop diye çekti çıkardı. Kızım, üstüne başılmış kurbağa gibi, yüzüstü yapıştı yatağa. Damadım eliyle kocaman kazık gibi sikini okşarken birden beni gördü ve “Anne?!?” diyerek telaşla sikini elleriyle saklayarak, çarşafa sarıldı. Kızım, “Ne Annesi?” dedi. Damadımın, “Annen gelmiş sevgilim!” demesi üzerine, kızım uyuduğu yerde çeper güç döndü, beni görünce o da, “Anne?!?” diyebildi ve üzerini örtmeye çalıştı. Kızımı ilk kere böyle sefil ve yorgun görüyordum, resmen haşat olmuştu. İkisi de kabahatlilik duygusuyla kem küm etmeye başladılar, birşeyler zırvaladılar. “Susun, bir şey açıklama etmenize gerek yok! Oğlum bu nasıl yarrak? 25 senelik evliyim, bu kadar büyüğünü sende görüyorum! Şuna birdaha bakayım!” dedim ve çarşafa sarılı sikini açmasını istedim. Damadım çekinip açmayınca, “Oğlum ben göreceğimi gördüm zati, aç, çekinme!” diyerek çarşafı çektim…
Damadımın yarağı fobiden inmişti, fakat yarağının ölüsü dahi hayvancaydı. Dayanamadın, kızımın ve damadımın ablavut ve afallamış bakışları eşliğinde, elimi attım damadımın yarağını kökünden avuçlayarak, sıktırmaya ve okşamaya başladım. Damadımın yarağı elimde yavaş yavaş canlanıyor ve sertleşiyordu. “Kızım bana bak, böyle büyük yarrakları emmeden nemlendirmeden amına sokturursan, nah işte böyle haşat olursun! Evvel yarrağı iyice emeceksin nemlendireceksin ki, sonra amına rahat rahat girsin!” dedim. Kızım da utana sıkıla, “Emmediğimi kim söyledi?” dedi. “Emmeden emmeye fark var, bak böyle emeceksin!” diyerek, damadımın kazık gibi olmuş sikine sarılarak emmeye başladım. Damadımda çıt yoktu, mülk mülk bana bakıyordu, kızım da iyice ablavutlaşmıştı. Damadımın siki ağzıma ve elime sığmaz olmuştu, kızımın almakta zorlanması natüreldi, yarak çok kalın ve kocaman idi, sanki bir kazık yakalıyordum. Damadımın yarrağını iyice tükürükledikten sonra emmeye devam ediyordum ki, kızım şoktan çıkmış ve birden “Yaa Anne, ne yapıyorsun sen yaa? Şu haline bak yaa, Hiç utanman yok mu?” diyerek kolumdan yakalayıp beni yaraktan sürüklemeye çalıştı…
Ben de, “Sus faişe! Gerdekten evvel sikişirken senin utanman nerdeydi! Vazgeç karışma işime de, bak bu yarağın hakkı nasıl verilir!” diyerek kızımı itekleyerek emmeye devam ettim. Damadıma da, “Sen de mülk mülk durma!” diyerek tişörtümü ve sütgençmi çıkardım, damadın elini yakaladım göğüslerime koydum. Damat göğüslerimi okşarken benim de amım kaynıyordu, amımdan akan suların külodumdan bacaklarıma sızdığını seziyordum. Bir elimle yarağı yakalayıp emerken, öbür elimi de eteğimin altına, külodumun içine sokmuş, amımı karıştırıyordum. Amım vıcık vıcık olmuş, sanki yağ tenekesine düşmüş gibi kaygan olmuştu. Ben emmeye devam ederken damadım birden hırlayarak sert bir biçimde ağzıma ve suratıma boşalmaya başladı. Tazyikinden attırdığı dölleri gözüme gelmişti, kendimi kaçınınca, damadımın dölleri yatakta mülk mülk oturup asap küpü olmuş kızımın amının üzerine kadar gitmişti. Damat mübalağasız bir metre kadar attırıyordu…
Ben damadımın yarrağını ağzıma alarak, yaraktan çıkan son damlaları emmeye başlayınca, kızım iyice delirmişti, ağzına ne kazançsa söylüyordu, “faişe karı! Babam gelince seni söyleyecem! Utanmaz arlanmaz karı! Damadın senin o yaa! Benim kocam olacak bu adam yaa! Ben senin kızınım, bunu nasıl yaparsın bana yaa? Bir de siktirseydin kendini bari!” diyerek saçımdan çekti, bana bir kaç kere vurdu. Ben de, “Kızım bu kocaman yarrağın hakkını veremiyorsun işte, bak siktireyim de gör! Sen de öyle haykırıp çağıracağına bak da birşeyler bil! Bu kafayla yarın birgün evlendiğinde kocanı elinde nasıl yakalayacaksın, 3 ay sonra faişelara kaptırırsın kocanı valla!” dedim. Kızım da, “Ne başka bir deyişle, ha faişelara kaptırmışım, ha sana!” diyerek bana bir kaç tekme attıktan sonra ağlayarak odadan çıktı, banyoya girdi ve banyo kapısını çarparak kapattı. Damadım kızımın peşinden gitmek istedi, ancak siki elimle ağzımda idi, vazgeçmedim, “Merak etme damat, kızımın birşeyi yok, beceriksizliğini hiddetleniyor, azıcıktan kuzu kuzu kazanç! Sen sikeceğin ama bak oğlum, ha ben ha kızım, ikimizin de amı sana feda olsun! Hem damadına ilk am verecek kaynana ben değilim!” dedim ve yarağını emmeye devam ettim…
Damadımın siki iyice sertleşince, eteğimi ve ıslanmış külodumu da çıkardım, damadımı yatağın üzerine yatırdım ve üzerine çıkarak, kızıma seslendim, “Kızım gel buraya, gel de gör am nasıl veriliyor, bu koca yarrak ama nasıl giriyor!” dedim. Kızım üzerine bornozunu alıp geldi ve “Ne var rezil karı? Ne var hain faişe! Bu adamla daha ben evlenmeden sen nasıl kendini sunarsın yaa, arsız karı?” dedi. Ben de, “Kızım bu yarrağın hakkı Terbiye değil, Am! Am!” dedim ve damadımın kalkık sikinin hizasına geçip amımı sikine dayadım. Amımım iyice kaygan olmasına ve farklı farklı yarraklara alışık olmasına karşın, zorlanarak oturmaya başladım. Şayet oturmadan siktirseydim, kesin kızım gibi ben de amıma alamazdım o kocaman yarrağı. Yarrak amımın içine kazık gibi bata bata derinliklere iniyor, ta mideme baskı yapıyordu. Kızımın hiddetli ve bir okadar da meraklı bakışları eşliğinde o kocaman yarrağın hepsini, gıkımı dahi çıkarmadan, amımın içine sokmuştum…
Damadımın dizlerinden tutunup yarağın üzerinde inip çıkmaya başladım. Ben süratlendikçe, kızım hayretten ağzı sarih izliyordu. “Kızım iyi bak, bu pozisyonda amına girmeyecek yarrak olmaz!” deyip, bir kaç kere inip çıktıktan sonra sarsıla sarsıla, üçünçü kere boşalıyordum. Zincirleme Orgazm dedikleri bu olmalıydı, ilk kere ard arda boşalıyordum. Bir kaç kere daha gidip geldikten sonra damadımın yarrağının üzerinden kalkarak, “Kızım gel buraya, şimdi de sen otur bakayım yarağın üzerine, ben de dayanak edeyim!” deyip kızımı damadımın üzerine getirip, damadımın yarağını kökünden anladım, kızımın amına elimle yerleştirdim, sonra kızımın kalçalarından sertçe bastırarak, kızımı yarrağın üzerine oturtmaya başladım. Kızımın amının ne kadar dar olduğunu işte o zaman fark ettim. O kocaman yarrak kızımın daracık amını resmen yararak giriyordu. Ben kızımı damadımın yarrağına doğru bastırdıkça, kızım osura osura yarısını amına almıştı. Ben de yatağın üzerine çıktım ve kızımı yukarıya sürükleyip ağağı bastırarak git gel yapmasını sağlıyordum…
Bu biçimde bir on dakika kadar uğraştım, sonunda kızımın amına o kocaman yarrak tümden girmiş, amında kaybolmuştu. Kızım yavaş yavaş oturup kalkarken acı sürüklediği surat hatlarından belirli oluyordu, süratli süratli oturup kalkmasını söyledim. Beş dakika sonra kızım artık alışmıştı, süratli süratli inip çıkıyordu. Damadım da kızımı belinden anlamış, alttan hoyratça amına pompalıyordu. Kızım artık amını var eforu ile bastırıyor, o kacaman yarrağı son milimine kadar amına alıyordu. Birden damadım titremeye başlayarak, “Geliyorum sanırım! Kalk acele, in üstümden!” deyip, kızımı itekledi. Kızım panikle damadımın sikinin üzerinden indi. Damadım boşalmak için sikini sıvazlarken, döllerin boşa gideceğine üzüldüm ve kızımın am suyu ile yağlanmış yarrağın üzerine bir çırpıda oturup, “İçime boşal damadım!” diyerek oturup kalkmaya başladım. Operasyonla Tüplerimi bağlattırdığımdan benim için mesele değildi. Bir iki kere inip çıktıktan damadımın dölleri amımın en ücra köşelerine kadar fışkırarak boşaldı. Boşalması bittikten sonra, damadımı öperek teşekkür ettim, üzerinden indim. Kızıma da, “Kocana sarıl yat şimdi! Bak elinden alan yok, kocan gençden senin kocan!” dedim ve odadan çıktım. Artık bundan sonra damadımın kızımla beraber beni de sikeceğini hayal ede ede duşumu aldım…
Fakat bundan sonra damadım ile aramızda tatsızlıklar oldu. Kızım da, “Anne senin yaptıklarından sonra kocamın suratına bakamam artık!” diyerek evlenmekten vaz geçti ve o koca yarraklı damadı terk etti. Damadımı bir kaç kere aradım, ama numaramı yasaklamış. Kızımla da görüşmüyor. Aracılık yapana barıştırmalarını söyledim, ancak barışma olmadı. Benim gibi kadersiz birisi var mı? Evlenselerdi şu an en azından haftada bir o koca yarrak benim de amımda olacaktı. Çok tezci davranıp daha kızımla evlenmeden damadıma am vererek kızımı da yarraksız vazgeçtim. Takribî üç aydır kendim de yarraksızlıktan kuduruyorum, bu gidişle Patlıcana alıştırma edeceğim sanırım. Damadım gibi kalın ve uzun yarraklı birisini bulsam, hemen kocamı boşar onunla evlenir, ücretimin tamamını da ona verirdim!