Merhaba. Size hayatımın son 5 senesine renk katan, mutluluğumu artıran vakayı anlatacağım. Kendime ait işyerim var. Evliyim iki çocuğum var. Geç sayılacak yaşta evlendim. Eşimle 32 yaşımda iken tanıştım, eşim ise 21 yaşındaydı. Aramızdaki bu yaş farkından dolayı o şu anda 50 ’sine genç bastı. Seks hayatımız hali hazırda canlıdır ve Seks ’te hudut tanımayız.
Bu olay başımdan 5 sene evvel, Mayıs ayında geçti. genç ve lüx bir araba almıştım. Bir Cumartesi günüydü, öğlen saat 2 gibi işyerinden ayrıldım. Telefonum çaldı, arayan kızımdı, Dersaneden çıktığını, geçerken kendisini alıp Leventte bir dostuna vazgeçmemi istedi. genç arabımıza hevesleniyordu. Onu almak üzere Dersaneye yanaştım, kızım kalabalıktan bana doğru yöneldiğinde sırçayı açtım ve yanındaki kızı işaret ederek, “Kızım, dostunu da alabiliriz.” dedim. Kızım da o kızın dostu olmadığını söyledi. Ama kız işaretim üzerine gözümün içine bakmıştı. Kıza, “Levente gidiyorum, uygunsa vazgeçebilirim.” dedim. Kızım ön koltuğa, o kız ise arkaya oturdu. Azıcık kızımla konuştuktan sonra kıza, “Merhaba, herhalde sen de dersaneden çıktın?” diye sordum. Mektebi vazgeçtiğini, ailesine takviye için çalıştığını, ancak bu hafta sonu itibariyle ayrıldığını, buraya bir iş görüşmesine geldiğini söyledi. Hayat dolu biriydi. Aynadan bakıyordum arasıra. Suratı çok tatlıydı. Derken Levente yaklaştık. Evinin nerede olduğunu sordum, “Ferahevler ’de, ama ben buradan öte otobüsle geçerim, teşekkür ederim!” dedi.
Neyse kızımı arkadaşına vazgeçtim ve kıza öne gelmesini söyledim. Yaradanım ne kadar hoş bir kızdı bu. Kot pantolonu bacaklarının hoşluğunu ve düzgünlüğünü saklamıyordu, genç kocamanlaşan göğüsleri ise tişörtünü zorluyordu. Yakasından bembeyaz gögüslerinin ayrım yeri gözüküyordu. Kız beni tesiri altına almıştı. İsmini sordum, “Ayfer.” dedi. Ancak böyle bir ad yakışırdı bu ay parçası kızcağıza. Bana baktı ve “Arabayı genç almışsınız sanırım, hayırlı olsun, çok hoşmuş!” dedi. Teşekkür ettim, kendilerinin otomobili olup olmadığını sordum. Babasının kendisi ufakken can verdiğini, kendisinin annesi tarafından geliştirildiğini, parasal vaziyetlerinin iyi olmadığını, dolayısıyla otomobillerinin de olmadığını söyleyince, zarifçe, “Kusura bakma, seni üzdüm sanırım? Umarım ileride siz de daha iyisini alırsınız!” dedim. Onu taa Ferahevler ’e, evine kadar bıraktım ve onunla sohbet ettikçe içim gidiyordu. Kızım yaşında birinin beni nasıl böyle etkilediğine donakalıyor, ama bakmaktan da kendimi alamıyordum. İnerken elini yakaladım, sıcacıktı. Bir kartvizit tutuşturuverdim eline, “Burada numaram var, yapabileceğim bir şey olursa beni ara!” dedim.
Kendi evime vardığımda nedense Ayferi bir cinsli usumdan silemiyordum. Gece karımı domaltmış arkadan sikerken Ayferi hayal ettim, selülitsiz kalça ve bacaklarıyla, genç tüylenmiş amıyla, hali hazırda bütün dolgunlaşmamış memeleriyle ve daracık amıyla. Daha hırslı pompaladım karıma ve amını dölle doldurdum. Hırsımı ve süratimi alamadım, karım Orgazm bitkinliğiyle yatınca, yataktan kalktım, internetten genç bir kızı siken yaşlı erkek videosu bulup, 31 çektim. Pazar günü evde geçti. Ayferi düşününce, 55 yaşında, hem de karısını hiç kandırmamış birisi olarak kendime donakaldım. 23 yıldır karımda her aradığımı bulmuş ve onu hiç kandırmamıştım. Ama şimdi Ayferden başka birşey düşünemiyordum. Keşke kartımı verecğime numarasını alsaydım dedim içimden.
Pazartesi dükkanındayken cebim tanımadık bir numarada tarfından aranıyordu. Açınca, “Ben Ayfer, hani Cumartesi arabınızla bana vazgeçmiştiniz ya!” diyordu. Hiç unutabildim mi ki? dedim içimden. Bana, Cumartesi görüştüğü işle uyuşamadığını, iş mevzusunda tanıdıklarım aracılığıyla takviye istedi. İşte beklediğim fırsat buydu, müsaitse hemen Merter ’e gelmesini söyledim. Bir saat sonra ofisimde, odamdaydık. Konuşacak her mazereti açtım, bir saat oyaladım onu. Yaşını sordum, 16 yaşındaymış. Bir an düşündüklerimden pişman oldum. Çocuğum yaşında birine sikim kalkıyordu. Kendimden utanıyordum, ama ona resmen aşık olmuştum. İş mevzusunda elimden geleni yapacağımı söyleyerek, onu yemeğe davet ettim. Kabul etti, sahilde bir Restoranta gittik. Artık resmen ona asılıyordum, o da rahat davranıyordu. Şakalaşırken omuzuna değmem dahi bana zevk veriyordu. Arasıra elimi bacağının üzerine koyuyordum, tepki vermiyordu. Akşam evine vazgeçerken yanaklarından öptüm…
Akşam öyle bir hırsla karımı siktim ki, hiç sormayın, yatağı dar ettim karıma. Sabah Ayferi aradım, ofisime davet ettim. Çok geçmeden yanımdaydı. Ailesini sordum, evin tek çocuğu olduğunu, annesinin 2 yıldır hastalandığını ve uyuduğunu söyledi. Ona acımıştım. Olanaksızlıklarla gelişmişti. Ayfere erkek dostunun olup olmadığını sordum. Hayatta asla bir erkekle yakınlaşmadığını, annesinin uzun zamandır dul olduğundan dolayı çok ihtiyatlı yaşadıklarını anlattı. Yanına oturdum, beni büyülüyordu. Bana sırnaşıyordu. Ne olacaksa olsun dedim ve kendisinden çok beğendiğimi, 3 gündür yatamadığımı söyledim. O da daha öncekinden bu yana olgun erkeklere ilgi duyduğunu söylerken daha, dudaklarımız buluştu. Sarı saçları parmaklarımın arasından dökülüyordu. Dakikalarca öpüştük. Taş gibi memeleri göğsümü dayanıyordu. Hayatımda ilk kere karımdan başka biriyle öpüşüyor ve sevişiyordum…
Kapıyı kilitledim. Soluk soluğaydık. Memesinin birini dışarı aldım öpmeye başladım. Yaradanım bu ne zevkti böyle. Karım ilk evlendiğimizde dahi böyle memelere sahip değildi. Ayfer 16 yaşında, ince bir bedene, geniş kalça ve taş gibi memelere sahipti, bedeni ellenmemişti. Ben ise 55 yaşında, sakalında aklar olan biri olarak yumulmuştum ona. Tişörtünü çıkarttım, sonra da sütgençni. Toyca davranıyordu ve kendini bana vazgeçmişti. Belden yukarıyası üryandı. Dakikalarca öylece seviştik. Hiç sik görüp görmediğini sordum. Hayatının ilk sikini göstermek üzere fermuarımı açtım. Sikimi görünce, afallayarak, düşündüğünden çok büyük olduğunu söyledi. Sikimi öpmesini istedim. Yapmak istemedi, ama ısrar edince yalamaya başladı. Öyle hoş yalıyordu ki, 2 dakika geçmeden ağzına boşaldım. Midesi bulandı, ağzından suratından döller akıyordu…
Pantolonunu çıkartmak istedim, “Bakireyim, yapmayalım!” dedi. Sikmeyeceğimi yalnızca bakacağımı söyledim, razı oldu. Kalçalar mankenlere taş çıkartacak kadar hoştu, külotunu da ben sıyırdım ve tüylü amcığı önümdeydi. Ayakta iken süratle yumuldum amına yalamaya başladım. Kız kendinden geçince yere yatırdım, amını dillemeye başladım. Elleriyle başımı amına bastırdı. Mis gibi taze am kokusu beni mest etmişti. Ellerimle de memeleri mıncıklıyordum. Çok geçmeden haykıra haykıra boşalmaya başladı. Azıcık sonra derlendik, ayağa kalktı, bedeninin hoşluğu beni çıldırtıyordu. Ofiste birine tutulma tehlikeyi vardı. Giyindik. Kapıyı açtım. Yanakları kıpkırmızı olmuştu. Onunla sevişmek beni çok mutlu etmişti, ama sikememiş olmak beni çıldırtıyordu…
Salı günü onu aldım, ormanda ıssız bir yere gittik. Amını yalamamdan ve Orgazmdan aldığı zevkin hiç bir şeyle değişilemeyecek kadar hoş olduğunu söyleyince, ben hemen amına yumuldum. Çığlıklarla Orgazm olana kadar amından dilimi dışarı çıkarmadım. Ağzıma boşaldı. Sikimi pantolonumdan dışarı çıkardım. Bakireliğine hasar vermememi istedi. Ben de, sikmeyeceğimi, yalnızca dışarıdan sürteceğimi söyledim. Arkadan sarıldım memelerini avuçladım. Sikimi kalçalarının arasına yerleştirdim. Göğsümün kıllarını sırtını sanki çiziyordu. Kulak memelerini, boyunu öptükçe sikiliyor gibi inliyordu. Sikimi ve kalçalarını tükrükle nemlendiğimde, “Neolur, bakireyim, beni sikme!” dedi. “Tamam sikmeyeceğim korkma, yalnızca sürterken iyi kaysın diye nemlendiriyorum!” dedim. Sikim karpuz gibi, taş gibi kalçaların arasında kaydıkça benim gözüm dönüyordu. Götünü tükrükleyip, sikimi kalçalarının arasında kaydırıyordum. Birden sikimin başı götünün deliğine kaydı ve yarısına kadar içine girdi…
Ayfer acıyla haykırarak, “Ne yaptın?” dedi. Kazara sikimin götüne girdiğini söyledim. Sikimi çıkarmadan öylece acısının geçmesini bekliyordum. Çok zevkliydi. Sikimi götünden çıkarmayınca Ayfer donakalmıştı, “Göt sikilir mi hiç?” dedi. Ben de çok zevkli olduğunu söyledim. “Ama çok acıyor!” diye cevap verdi. Daracık götü sikimi neredyse durduğu yerde boşaltacaktı. Azıcık bekleyip acısı eksilince, sikimi götünden çektim çıkardım ve daha bol tükrükledim. Göt deliği sikimin kalıbınca genişlemiş ve açılmıştı, içi gözüküyordu. Bu sefer zorlanmadan tamamını soktum. Her ne kadar, “Yapma, acıyor!” dediyse de, bir iki git gel yaptım. Aman Yaradanım, dizlerim titriyor, gözlerimin önü kararıyordu. Zevkten sanki böğürüyordum. Ellerimle kasıklarını anladım kendime çektim ve artık sikimden döller volkan gibi fışkırıyordu. Sikimin götünün içinde bir kalp gibi attığını ben dahi seziyordum. Kızın üzerine kapandım, azıcık bekledim. Hayatımda böyle bir Orgazm daha yaşadığımı andırmıyorum…
Artık Ayfer benim için bırakılmazdı. Hergün buluşuyor ve onu götünden sikiyordum. Günler ilerledi, Ayfer bana annesiyle tanışmamı ve annesi yatalak olduğu için onların evlerinde değişik odada seks yapabileceğimizi söyledi. O gün evlerine gittik. Bir gecekondu eviydi. Annesi ile tanıştık. Azıcık sohbetderi sonra Ayferin yatak odasına gittik. O gün orada Ayferle Gerdeğe girdik, başka bir deyişle amından da siktim, artık bakire değildi. Hergün evlerine gidiyordum, giderken de evlerinin lüzumlarını alıyor ve Ayferi amından götünden sikip öyle geliyordum. Kendisine daha hoş bir ev yakalayacağımı, oraya taşınmalarını, hem de mahalle söylentisinden kurtulacağını söyledim. Bizim eve çok uzak olmayan bir yerden hoş bir daire kiraladık. Artık istediğimiz gibi sikişiyor hayatın tadını çıkarıyorduk. İki sene sonra annesi ölüm etti. Bugün Ayferim 21 yaşında, kendisiyle imam nikahlıyız, 3 yaşında gül gibi bir de oğlumuz var, çok mutluyuz. Ailem hali hazırda habersiz…