Selamlar, ben Engin. Çocukluğumdan beri İstanbul ’da oturuyorum. 13 senelik konutluyum. Karımı severek ve isteyerek evlendim. Birbirimizi çok beğeniyoruz, çok ta müthiş bir sex hayatımız var. Karım Banu özel bir işletmede idareyici olarak çalışıyor. Karım her zaman bakımlı ve rahat giyinmeyi sever, ben de kendisine bu mevzuda hiç karışmam, zira işi gereği bakımlı olmak zorunda. Ve işyerinde çalıştığı dostlarına da baktığım zaman, hepsi de karım gibi bakımlı ve rahat giyiniyorlar. Karım sempatik bir şahıs olduğu için, işarkadaşları tarafından çok hoşlanılır. Karım işyerinde kesintisiz bilgisayarın başında olduğundan, bazen işlerini yetiştiremediği vaziyetlerde eve iş getirip, saatlerce konuttaki bilgisayarın başında çalışırdı. Ben de, bilgisayar merakım olmadığı için onu rahat vazgeçer, işlerini tamamlamasını beklerdim.
Bir Cuma akşamı gece saat 11 ’e kadar çalışıp, çok yorulduğunu, duşa girmek istediğini ve sonra da uyumak istediğini söyleyip duşa gitti. Takribî bir saat sonra duştan çıktığında, her zaman bakımlı olan karım, tüm bedenini elden geçirmiş, pak olmuştu. Üstüne bir şey giymeden çırıl üryan yattı. Ben de 15 dakika sonra yanına gittim ve yattım. Karıma değdiğimde, “Hayatım çok bitkinim, yarın erken kalkıp anneme gideceğim, onu Hekime götüreceğim, bu gecenin acısını yarın akşam çıkartırız!” dedi. Ben de sesimi çıkarmadım, karımı öptüm ve yattık.
Sabah kalktığımızda, karım her zamanki gibi rahat ve seksi şekilde giyinip, konuttan çıktık. Karımı annesine vazgeçip, ben de işyerime gittim. Karım gün içinde birkaç kere aradı konuştuk, annesi iyiymiş. Daha sonra saat 5 gibi beni tekerrür aradı, ablasıyla konuşmuş, ablasının canı bunalmış, ona gitmek istediğini ve bu gece orda kalmak istediğini söyleyince, “Tamam aşkım, mesele değil.” dedim ve kapadık. O gün bir daha konuşmadık. Akşam saat 8 gibi eve gittim. 2 tane bira içtim ve 11 gibi de yattım. Gece saat 3 ’te telefonumun çalmasıyla uyandım. Arayan 2 hafta evvel tanıştığım bir dostumdu, “Kusura bakma Engin rahatsız ettim. Uyandırdım sanırım? Fakat seninle konuşmam gerekli, altta otomobilde bekliyorum, yengeme çaktırmadan bir iki saatliğine dışarı çıkabilirmisin?” dedi. Ben de, karımın konutta olmadığını, 2 dakika sonra dışarda olacağımı söyledim. Giyinip dışarı çıktım. Dostun otomobiline bindik ve yola koyulduk. “Hayırdır? Nereye gidiyoruz?” diye sorduğumda, kısaca anlattı. Bir işletmenin ihalesini almaya çalıştıklarını, konutta o işletmeden bir kadın olduğunu, dostuyla beraber kadını yarrağa doyuramadıklarını ve benim de gelip onlara destek etmemi istiyor, ihaleyi alabilmeleri için bunun çok ehemmiyetli olduğunu söylüyordu. Ben de, konutta karım olmadığı için rahatlıkla bu gece kaçamak yapabileceğimi düşündüm ve eve gittik.
Eve girdik fakat konutta kimse yoktu. Konutta bakınmaya başladık. Yatakodasında, yatakta uyuyorlardı. Ben dosta, “Uyandır sen kadını!” deyip salona geçtim. 2 dakika sonra dostum geldi, “Uyandırdım, geliyor faişe!” dedi. Bana bir Bira verdikten sonra, dostu uyanmasın diye salonun ışıklarını kapadı. 5 dakika sonra salona üzerinde erkek gömleği olan bir kadın girdi ve “Neden karanlıkta oturuyorsunuz?” deyip ışıkları yaktı. Ben o esnada minik dilimi yutacaktım! Bir faişe beklerken, karım karşımda bir erkek gömleğiyle duruyordu! O da beni görünce ne yapacağını donakaldı ve dondu kaldı. Bir an afallamışlığımı üzerimden atıp ayağa kalktım ve ne yapacağımı öğrenmeden elimi tokalaşmak için uzattım, “Merhaba ben Engin!” dedim. O da bozuntuya vermeden, “Ben Banu, memnun oldum.” dedi ve tekli koltuğa oturdu. Ben hiç bir şey söylemeden Biramı içmeye devam ettim ve bira bitti. Dostum karıma, “Bira almaya gidiyorum, sen de içermisin?” dedi. Karım da, ‘Evet ’ anlamında kafasını salladı.
Dost Bira almaya gidince karım bana, “Lütfen birşey söyleme, eve gidince konuşalım!” dedi. Ben de, “Tamam! Sus!” dedim. Biralar geldi, dostum içmiyordu ve “İzniniz olursa uyumak istiyorum, siz neşenize bakın!” dedi ve uyumaya gitti. Konutta derin bir suskunluk oldu, ne ben, ne de karım konuşuyorduk. Karım oturduğu koltuktan kalkıp yanıma geldi, boynuma sarılıp suskunca ağlamaya başladı. “Lütfen bağışla beni!” diye hem ağlıyor, hemde boynumu öpüyor, dudaklarımdan öpmeye çalışıyordu. Karımı ağlamasını direnemedim ve ben de ona sarıldım öpüşmeye başladık. Adrenalinimiz yükselmişti ve karım azıcık gevşemişti. Hiç bir şey olmamış gibi sevişmeye başlamıştık. Karım amının yalanmasına bayılırdı, elleriyle kafamı alta, amına doğru itmeye başlamıştı. Amına indim ve azıcık evvel başkalarının siktiği amı yalamaya başladım.
Karım almış olduğu zevkten titreyerek ağzıma boşaldı. Beni yere iterek halının üstüne uzattı, üzerime çıkıp yarrağımın üzerine oturdu ve inip kalkmaya başladı. Karımın kaç kez Orgazm olduğunu andırmıyorum, ama bende artık direnecek hal kalmamıştı ve amının derinliklerine patladım. O sırada dostum içeri girdi ve “Banu hanım biz senin içine boşalamadık, fakat Engin boşaldı?” deyince, karım, “Lütfen bizi yalnız bırakırmısın!” dedi. Dostum da, Banunun benim karım olduğunu öğrenmiyormuş!, “Kolay gelsin Banu hanım!” dedi ve uyumaya gitti. Biz o gece sabaha kadar yatmadan, her türlü pozisyonda sikiştik. Sabah saat 8:00 gibi karımı orda vazgeçip, ben eve gittim…
Karım da saat 11:00 gibi geldi eve. O gün tatildi ve ikimiz de konuttaydık. Karımla konuşmak istiyordum, fakat kelimeler boğazımda düğümleniyordu, ne diyeceğimi, nasıl başlayacağımı öğrenmiyordum. Salonda oturuyorduk, karım yanıma geldi ve anlatmaya başladı. Bu ihalenin kendi çalıştığı firma için de çok ehemmiyetli olduğunu, o surattan karşı işletmenin mesullerini memnun etmesi için, işverenin kendisini adamlara yolladığını anlattı ve “Ne yapmamı istiyorsun?” diye sordu. Bir anda ayağa kalktım, pantolonumu çıkardım ve “Yala! Anasını siktiğimin faişesu seni!” deyip sikimi ağzına verdim. Karım büyük bir iştahla sikimi yalamaya başladı. Benim de kelimeler ağzımdan dökülmeye başladı, “Peki bu sabah ben ordan ufaladıktan sonra neden geç geldin?” diye sordum. Karım da, “Sabah sen gidince ben de çıkmak için hazırlanmaya başladım, fakat uyandılar ve son bir kere sikişmek istediklerini söylediler, ben de zorunlu olarak işlerini tamamlayıp öyle geldim!” dedi. Ben de o sırada dinlemiş olduğum hırs ve hazla karımın suratına boşalıp, “Uyuyalım artık!” dedim. Karım suratını sildi, gittik yattık. Karımı öptüm ve gecenin bitkinliğiyle tam gün yattık. Bu olanlara karşın karımı çok hoşlanıyorum ve hep seveceğim…
